• header1
  • header2
  • header3
  • header4
  • header5
  • header6
header11 header22 header33 header44 header55 header66
estetik cerrahi

SORU - CEVAP

estetik cerrahi Soru: Ameliyatın yada anestezinin ciddi bir riski var mıdır?
Cevap: Her türlü ameliyatın riskleri vardır. Ayrıca hastaya anestezi verilecektir. Hem ameliyatın hem de anestezinin ayrı ayrı riskleri vardır. Örneğin her ameliyatta kanama, enfeksiyon, dikişlerde açılma gibi riskler vardır. Bunun dışında her ameliyatta, o ameliyata özgü riskler de vardır. Mesela drooling ameliyatında, geride sağlam bırakılan tükürük bezi (bezleri) yetersiz kalabilir ve hastada ağız kuruluğu olabilir. Anesteziye bağlı riskler arasında hiç beklenmeyen ilaç alerjileri vardır. Hastanın yaşı ne kadar küçükse anestezinin riskleri o kadar fazladır. Bu yüzden ameliyattan önce hastayı mutlaka anestezi doktorunun görmesi gereklidir. Yani, hiç bir riski göze alamayan, garantili sonuç isteyen kimse hiç bir şekilde, hiç bir ameliyatı olmamalı. Her ameliyatın riskleri vardır. Burada önemli olan, ameliyatta hastanın başında bulunan ekibin sorunlarla başa çıkabilmesidir. Cerrah ve anestezi ekibi, sorun çıktığı taktirde bu sorunları çözebilmelidir. Bu yüzden uzman hekimlik vardır. Hastanın başındaki ekip olabilecek sorunları bilen ve bunlarla başa çıkabilecek uzman hekimlerdir.

estetik cerrahi Soru: Hastaların kız yada erkek olmasının yarattığı bir farklılık var mı?
Cevap: Kesinlikle yok..

estetik cerrahi Soru: Diyelim ki ameliyatta ağız içindeki 6 tükürük bezinden sadece dördüne işlem yapıldı, iki parotis tükrük bezi sağlam bırakıldı. Ağız salya akıntısı kesilmedi ve bir parotis bezinin de kanalını bağlamaya karar verdiniz. Bu yüzden ikinci bir ameliyat yapılacak. Bu ameliyatı ne zaman yaparsınız?
Cevap: İlk ameliyattan en az 6 ay sonra yapılabilir.

estetik cerrahi Soru: Drooling ameliyatında olabilecek en ciddi komplikasyon nedir?
Cevap: Bu konuda tıp literatüründe yayınlanmış bir iki makale var. Olabilecek en ciddi komplikasyon ya ameliyat bölgesinde (ağız içinde) kanamadır yada bir kaç gün içinde gelişebilen enfeksiyondur. Bu gibi durumlarda hızla müdehale etmek gerekir. Bu yüzden ameliyattan sonraki ilk hafta içinde hastanın ve hasta yakınlarının söylenenleri yapması (ağız hijyenine dikkat etmek, söylenenden önce katı gıda yemeye başlamamak, antibiyotiği düzgün almak) ve hastanın yakından izlenmesi gerekir. En ufak bir beslenme bozukluğunda veya ameliyat bölgelerinde şişme durumunda doktoru haberdar etmelidirler. Bu komplikasyonun öyle sık görülmediğini hatırlatayım. Tıp literatüründe böyle sadece 1-2 makale var..Yine de her hastada tedbirli olmak iyidir.

estetik cerrahi Soru: Hastanın ameliyat sonrası eğitim ve fizyoterapisine ne zaman başlanabilir?
Cevap: Hastanın kalan tükürüğünü yutmasını ve başını dik tutmasını öğretmek için ameliyatın acısının geçmesi gerekir. Hasta ameliyat yerlerinde ağrı duyarken söylenenleri yapmayacaktır. Mental retarde (zeka geriliği olan) hastalarda zaten işimiz zordur. Bu yüzden ameliyat yerlerinde iyileşme tamamlanmış olmalı, ağrı duymamalı. Bu süre de hastadan hastaya değişir. Bir ay ile 3 ay arasında bir süre sonra fizyoterapiye başlanabilir.

estetik cerrahi Soru: Ameliyatı yaptık.. Diyelim ki altı tükürük bezinden sadece üçüne işlem yapıldı ve sonuç yetersiz oldu. İki tükürük bezinin daha iptal edilmesine karar verdik. İkinci ameliyat için ne kadar ödeme yapmamız gerekir?
Cevap: Hastayı ameliyat ederken amacımız ağız salya akışının kesilmesidir. Diğer yandan olabildiğince az dokuyu harcamaya gayret ederiz. Şunu unutmayın, tükürük bezlerinin iptal edilmesi geri dönüşsüzdür. Bu yüzden öncelikle olabildiğince az tükürük bezini iptal ederek sonuç almaya çalışıyoruz. Sonuçta ağız akıntısı devam ederse, sağlam kalan tükürük bezlerini de (biri sağlam bırakılarak) iptal etmek gerekebilir. Bu şekilde çalışmak en güvenli yoldur. İlk aşamada gereğinden fazla tükürük bezini harcamak geri dönüşsüzdür. Halbuki olabildiğince az sayıda tükürük bezi feda edilirse, ve sonuç yetersiz olursa diğer tükürük bezleri her zaman iptal edilebilir. Bu şekilde hastanın ikinci kez ameliyat olması gerekirse hastanın sadece hastane masrafını karşılaması gerekir. Cerrahi için ayrıca ücret alınmaz. Hastaya çıkacak masraf en çok ilk ameliyatın ücretinin yarısı kadar olacaktır.

estetik cerrahi Soru: Ağız içindeki dikişleri almak gerekir mi?
Cevap: Ameliyatta ağız içine atılan tüm dikişler kendiliğinden eriyen ipliklerle atıldığından zamanla eriyip düşerler. Hasta, bunları farkına varmadan yutar. Eriyen ipliklerin yutulmasının bir zararı yoktur.

estetik cerrahi Soru: Ameliyattan sonra hastanın yatış pozisyonunun bir önemi var mıdır?
Cevap: Cerrahide genel olarak ameliyat edilen kısım, ameliyattan sonra kalp seviyesinden yüksekte tutulur. Drooling ameliyatında da, ameliyattan sonra hastanın hafif oturur gibi yatması gerekir. Baş kısmı, kalp seviyesinden yüksekte olursa ameliyat yerlerindeki şişmeler minimum olacaktır. Ameliyattan sonra ilk hafta boyunca hastanın oturur gibi yatmasını tavsiye ediyoruz.

estetik cerrahi Soru: Ameliyattan sonra hastanın ağız içinde kuruluk olursa ne yapmak gerekir?
Cevap: Bu genellikle olmaz. Tek taraf parotis tükürük bezi mutlaka sağlam bırakılır. Parotis bezinin sağlam bırakılmasının sebebi şudur. Parotis bezinin tükürük salgısı, diğer bezler gibi sürekli değildir. Beslenme sırasında tükürük salgısı yapar. Bu yüzden drooling tedavisi için öncelikle sürekli tükürük salgısı yapan diğer bezler feda edilir, bir taraf parotis tükürük bezi mutlaka sağlam bırakılır. Nadiren tek taraf parotis bezinin tükürük salgısı beslenme sırasında yeterli gelmeyebilir. Bu durumda beslenme sırasında bol sıvı alınması tavsiye edilir. Hasta yemek yerken meyve suyu yada su almalıdır. Kanalları bağlanmış tükürük bezlerinin kanallarının yeniden onarımı yapılmaz, çünkü kanalları bağlandıktan sonra tükürük bezleri atrofiye olup artık tükürük üretmemeye başlar. Ameliyatın mantığı zaten budur. Bu yüzden ameliyat geri dönüşsüzdür.
Bir de uzman doktorlar için özel bir bilgi vereyim: Drooling ameliyatının bazı varyasyonlarında parotis tükürük bezinin kanalı, kanal ağzı ile birlikte diseke edilerek ortaya çıkarılır. Mukoza altından bir tünelden geçirilerek ağızın arka taraflarında, yutağa doğru bir yerden çıkarılarak kanal ağzı o bölgeye dikilir. Parotis bezinin kanal ağzında tükürük akışını kontrol eden bir sifinkter mekanizması vardır. Kanal ağzı ve tükürük kanalı çevre dokudan ayrılıp ağız boşluğu arkasında mukozaya dikildiğinde bu sifinkter mekanizmasının bozulduğu söylenmektedir. Tıp literatüründe bu konuda makaleler vardır. Yani parotis tükürük bezinin kanalının ağız boşluğu arkasına verilmesi ile bezin kontrollü tükürük salgısı bozulur, sürekli tükürük salgılamaya başlar. Genize olan bu sürekli tükürük akışı da (hasta yutmayı başaramazsa) akciğerlere gidebilir. Sonuçta hasta sık sık akciğer rahatsızlığı yaşayabilir. Bu yüzden biz kanalı arkaya vermek yerine bağlayarak iptal ediyoruz.




Op. Dr. Oytun İdil    (Estetik, plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanı)
Adres: Rumeli cad. No:3 D:1 Nişantaşı, Şişli - İstanbul / Türkiye
E-mail: oytunmd@gmail.com
GSM: +90 533 569 0649    +90 505 296 5569    +90 553 985 8087
Muayenehane: +90 212 296 3656    +90 505 137 1393
Whatsapp: +90 533 569 0649    +90 553 985 8087