• header1
  • header2
  • header3
  • header4
  • header5
  • header6
header11 header22 header33 header44 header55 header66
estetik cerrahi

Drooling (ağızdan salya akıntısı) neden olur?

Öncelikle bu sorunun aşırı tükürük üretiminden kaynaklanmadığını belirteyim. Aşırı tükürük üretimi değildir sorun. Sorun, normal üretilen tükürüğün yutulamamasıdır. Sağlıklı insanlarda aşırı tükürük üretimi olsa bile ağızdan salya akışı olmaz. Dudak, yutak, çiğneme kasları, dil, gırtlak gibi yapılar koordineli çalışarak tükürüğün yutulmasını sağlar. Drooling sorununda ise, olağan miktarda tükürük üretimine karşın bu tükürüğün yutulamaması sonucu ağızdan salya akışı olur.

"Yutmak", çok komplike bir işlemdir. Dil, yutak, nefes alma kasları, tükürük bezleri, çiğneme kasları gibi bir çok organın koordineli şekilde çalışması gerekir. Sinir sistemini yada kasları etkileyen hastalıklarda yutma bozukluğu yaşanabilir. Toplumda en sık görülen hali, serebral palsili hastalarda ağızdan salya akışıdır. Bu hastalar çocuk yada yetişkin yaşta olabilir. Toplumda genellikle salya akışı yüzünden önlükle dolaşırlar. Salya akıntısı sosyal ilişkilerini ciddi anlamda bozar.

Ağızdan salya akıntısının bir diğer sebebi ise, dilin normalden büyük olmasıdır. Örneğin down sendromunda bu sorun yaşanır. Sebep dilin büyük olması ise yapılması gereken dilin küçültülmesidir. Bu konu için https://www.dilküçültme.com sitesine bakmalısınız..

Drooling'e yolaçan hastalıklar şöyle sıralanabilir:
- Multipl skleroz
- Serebral palsi (%10 vakada drooling görülür)
- Oksijensiz kalmaya bağlı beyin hasarı, beyin kanaması
- Duchenne kas distrofisi
- Felç
- Angelman sendromu
- Freeman-sheldon sendromu
- İdiopatic (tıbbi bir sebebi bulunamamış)
- Öğrenme güçlüğü olan hasta
- Down sendromu
- Parkinson
- ALS (Amyotrofik lateral skleroz, rahmetli Stephen Hawking in muzdarip olduğu hastalık)
- Myastenia gravis
- Yutma borusu kanserleri
- Baş-boyun bölgesi kanserlerinde radyoterapi almaya bağlı olarak..
- Eozinofilik özefajit
- Demans

Bazen hastada yutma bozukluğu olmasa da tükürüğün fazla üretilmesine bağlı olarak ağızdan salya akıntısı olabilir. Örneğin bazı ilaçların yan etkisi olarak (örneğin şizofrenide antipsikotik olarak "klozapin" kullanımına bağlı olarak) aşırı salya üretimi ve buna bağlı olarak da ağızdan salya akıntısı olabilir. Tükürük artışı yapan diğer bazı ilaçlar arasında pilokarbin, potasyum klorat, ketamin sayılabilir.

Klinikte en sık görülen sebep serebral palsi'ye bağlı tükürüğün yutulamaması sorunudur. Yapılan bilimsel yayınlarda, spastik çocukların %58 inde hafif ve orta derecede, %33 ünde ise şiddetli salya akıntısı görüldüğü belirtiliyor. Hasta genelde önlükle kliniğe getirilir. Ailenin elinde genelde havlu kağıt vardır ve sık sık hastanın ağzı silinir. Bu durum ameliyatla düzeltilebilen bir durumdur. Ameliyat sadece hastanın ağızdan tükürük akıntısını kesmez, tüm ailenin yaşam konforunu artırır.

Ağızdan salya akıntısının fizyolojik sebepleri

Drooling sorunu, yutma mekanizmasının doğru çalışmamasıdır. Normal miktarda üretilen ama yutulamayan tükürük ağızdan salya olarak dışarı akar. Sorunlar 3 ana başlıkta sıralanabilir:

1 - Yutma sırasında yetersiz dudak kapanışı: Bu hastalarda genelde ağız açıktır, baş öne doğru düşüktür.

2 - Düşük emme basıncı: Hasta ağız içindeki tükürüğü emip yutağa yönlendiremez.

3 - Yutma sırasında intra-oral fazın uzaması: Yutma refleksi çok iyi çalışmadığı için normalde yutulması gereken tükürük yutulmaz.

Sonuçta ağızdan salya akıntısı olur.

Ağızdan salya akıntısı neye yol açar?

Ağızdan salya akıntısı konuşmayı bozar, ağız çevresi cildinde tahrişe yol açar, hijyen ve enfeksiyon sorunlarına yol açar. Hastada zeka geriliği yoksa eğitim alıyorsa okuduğu kitaplar salya ile ıslanır. Elbiseleri sürekli salya akıntısı sebebiyle ıslanır, lekelenir. Hastaların %70 inde ağız çevresinde tahriş vardır.

Hasta gece uyurken de salya akıntısı devam eder. Yastığı ıslanır. Gece boyunca ıslak yastıkta yatmak hastalıklara yolaçar..

Hem hastanın hem de ailesinin sosyal hayatı kötü yönde etkilenir.

Ağızdan salya akıntısı nasıl değerlendirilir?

Bilimsel makalelerde drooling sorununu değerlendirmek için (hafif, orta, şiddetli) bir çok farklı sınıflandırma önerilmiştir. En pratik sınıflandırma klinik bulgulara dayanan şu sınıflandırmadır:

Ağızdan salya akıntısının değerlendirilmesi (Modifiye Wilkie ve Brody nin sınıflaması):

1 - Kuru: Salya akıntısı yoktur

2 - Hafif salya akıntısı: Sadece dudaklarda ıslaklık vardır

3 - Orta derecede salya akıntısı: Dudaklarda ve çeneucunda ıslaklık vardır

4 - İleri derecede salya akıntısı: Hastanın kıyafetlerini ıslatacak kadar salya akıntısı vardır

5 - Çok ileri derecede salya akıntısı: Kıyafetleri, elleri ve hastanın üzerinde bulunduğu zemini ıslatacak kadar salya akıntısı vardır

Not: hastanın ağız akıntısı her an aynı olmayabilir. Bu sınıflandırma, akıntının en fazla olduğu duruma göre değerlendirilmelidir. Mesela hastanın ağız akıntısı zaman zaman artıp azalıyor olabilir. Akıntının en çok olduğu durumlarda dudakları ve çene ucu ıslak oluyorsa (bazı zamanlar kuru bile olsa) bu durumda hastada 3. derece salya akıntısı olduğu kabul edilir.

Ameliyatın planı bu sınıflamaya göre yapılabilir. Bazı vakada ağız içindeki tükürük bezlerinin (biri sağlam bırakılarak) tümü iptal edilmez. Çok şiddetli salya akıntısı durumunda büyük tükürük bezlerinin biri sağlam bırakılarak diğer beşi iptal edilir. Salya akıntısı az ise daha az sayıda tükürük bezi iptal edilebilir. Ameliyatı planlarken hastanın yaşı da gözönüne alınmalıdır. Bu yüzden muayene çok önemlidir. Muayenede hastanın nörolojik sorunları gözlenir, eğitim alıp alamayacağına bakılır, salya akıntısının miktarı değerlendirilir ve yaşı dikkate alınır..




Op. Dr. Oytun İdil    (Estetik, plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanı)
Adres: Rumeli cad. No:3 D:1 Nişantaşı, Şişli - İstanbul / Türkiye
E-mail: oytunmd@gmail.com
GSM: +90 533 569 0649    +90 505 296 5569    +90 553 985 8087
Muayenehane: +90 212 296 3656    +90 505 137 1393
Whatsapp: +90 533 569 0649    +90 553 985 8087